Erzurum Masaj Salonu

Erzurum Masaj Salonu  “Kişisel gelişim semineri işinde zaten her şey tepedeki birey- Nefes Al nin karizmasına bağlıdır,” dedi Grace. “Demek işsizsin.” “Bir defa daha.” Kupalardan birini Julius’ın önüne koydu. “Ben benden bekleneni verebilen biri değilim. Ne diyeyim? Aklımı başıma toplamamın zamanı geldi. Keşke yaşamdan ne beklediğimi bilsem. Ne vakit arkasından gidebileceğim bir kariyer bulsam birden her şey tepetaklak oluveriyor.” “Witherspoon Way’in kapanması şeklinde mi?”

“Evet, yani.” “Ben de bir zamanlar kendim için bir gelecek planlamıştım.” “On bir yaşındayken ne yapmak istediğine karar verdiğini söylemiştin.” Grace çayına üfledi. “varlıklı olmak istiyormuşsun. Seni o kariyere yönelten neydi peki?” “Annemle babam ayrıldıktan sonrasında babam yine evlenerek ülkenin öbür ucuna yerleşti. Ondan sonra pek görmedim kendisini, yalnız bir sefer borç istemeye geldi o denli. Annem geçimimizi sağlamak için deli şeklinde çalıştı. Benim için senelerce her şeyi feda etti.” Grace anlıyorum der benzer biçimde başını salladı.

Erzurum Masaj Salonu

Erzurum Masaj Salonu “O vakit paranın her şeyi değiştireceğini anladın. Annenin yaşamını değiştirmeye kafi gelecek güce haiz olabilecektin, değil mi?” Julius hafifçe gülümsedi. “Beni çözmeye mi çalışıyorsun? Çünkü eğer öyleyse konuyu değiştireceğim.” “irene senin çok başarılı bir risk sermayedarı bulunduğunu söyledi. Yatırım söz konusu olduğunda kurşunu altına çevirebildiğin için Kuzeybatı Pasifik iş çevrelerinde sana Simyacı Arkwright diyorlarmış.” “İşimde iyiyimdir,” dedi Julius. “ama o denli da değil.” “Çok zengin olmaya yetecek kadar iyisin ama değil mi?” J ayne Ann Krentz Julius omuz silkti.

“Yeterince diyelim.” “Annenin durumu da iyidir herhâlde.” “Annem iyi. Para meselesi çözüldükten sonrasında hep yapmak istediği şeyi yaptı, yarım bıraktığı üniversite eğitimini tamamlamak için okula döndü. Sonra da hocalarından biriyle evliliğe ilk adımını attı. Şimdi şimal Kaliforniya’da yaşıyorlar. Doug oradaki bir devlet üniversitesinde çalışıyor. Annem ise haber alma bürosunda. Yakında ikisi de emekli olacak. Yatırımlarını ben yönetim ediyorum.” Grace gülümsedi. “Rahat bir emeklilikleri olacak desene.” Çok önemli bir şey değbilimselş gibi omuz silkti Julius. “doğrusu.” Grace kaşlarını kaldırdı, “Şu anki parasal durumundan memnun musun?” “Ölene kadar yetecek param var hatta fazlası diyebilirim.